10 Ağustos 2012 Cuma

tekil...


bitmesini istemediğin sesinde
ve gürültüsünde yorgunluğu
sarhoş olurdum kendisinde ve …
durgunluğu gözlerde
az yada çok tehlikeli
bırak beni
hep…
bunu bilmiyorsun
ağır zaman
ağır işleyen zaman
çokta hızlıdır oysa
içinde yağmurları döksen
ben şöyle bir yüzsem ormanda
çiçekte ve böcekte yüksek dalgalarda
gelgit lerde eğilsem otursam
köhne bakışlarımda ağırlaşsam
sadece bu…
ruhum benden sıkılır bir hal alır ve toprakta kalır adımları ama kokusu, hissediyorum…bu yakınlık ve özgürlük duygusuyla temasında fazla çikolata yenme keyfinde ulaşılan vücut kimyasının değişimi değil, ne de duygu eğilimi, bu sadece özgürlük, özgürce hissedebilme…sonsuza dek. ve tekilliğimin şerefine…00:04   10.08.20012

8 Ağustos 2012 Çarşamba


gün ölümdür.
ölen dündür.
kalansa zihinde gölgedir,
uzanabildiğince aklındaki kumsalda...
ben yaşamaktan ziyade ölebilirimde,
ama yaşarım da,
her gördüğümde,
her dokunuşumda,
anlamasanda...
ben yaşamaktan ziyade ölebilirimde,
gözlerde ve dokunuşlarda,
yanında olamadıklarımda...
gün ölümdür.
ölen dündür.
yanı başımda oturan gölgendir,
senden öte ve senden...
00:30   08.08.2012  

6 Ağustos 2012 Pazartesi

Ara sıra dünler...


Hırsım ve yorgunluğumla kıskançlık, tutku ve ayrılamama duygusu azalır çoğalır ve endişelerle çıktığım yolda, öncesinde bir sonu olduğunu bilirdim ve başlangıcında yenik düşerdim ve ara sıra engel olamazdım sonrasında pişman olduğum kızgınlıklarıma.Bir itiraf gibi özür diliyorum.

Bu değimlidir hayal
gerçek ve gerçek üstü
düne başlayamadan bugün
yarımdan yarımdan günler
artık hep öldüğüm dünler

sanki kendi gölgemde oyunlar oynar biraz sonra durulur ve yorulduğumu inkar eder sersemleşirdim…11:27 03.08.2012 (kuşlar çetesi)